Kayıtlar

Hürmet etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Zamanın Endülüs'ü

Resim
Çok farklı bir devre denk geldik biz. Fotoğraflar ve videolarla dünya ayağımıza getirildi. Çok çocuğun, çok kadının, çok ihtiyarın cesedini gördük. Emzikli idi bazı çocuklar, bazılarının altında bez vardı daha, kimisinin saçları dökülüyordu bir kucaktan yere, kimisinin eli kolu tutmuyordu... Çok kadın gördük; paramparça idi yüzleri, yıkık ve döküktü omuzları. Kucaklarında hasretle sarıldıkları yavrucakları değil taş ve molozlar oldu. Çok kadının çığlığını duyduk aslında; namusları çiğnenen çok kadının feryadını duyduk, çocuklarının cansız bedenine sarılan çok kadının hıçkırıklarıyla depremler oldu... Ah belini yaşlılık değil kahır büktü ihtiyarların; ak sakalları kanla kızıla boyandı kaç kere, bastonlarına değil acılarına yaslandı bazısı, bazısı sırt üstü düştü toprağa ve göğe, yıldızlara takılı kaldı bakışları... Küçücük oğlanların cansız bedenleri toza toprağa karıştı; yiğit adamlar olacaklardı, küçük cesetler oldular. Adamlık onlarla birl

Muhabbet hürmeti icap ettirir

Resim
Herhalde hiç dolmayan bir kap dense yeridir, insanın kalbine. O kadar çok şey alır ki, hesaba sığmaz, sayıya gelmez. Farkında mısınız, ne kadar çok şeyi seviyoruz biz. Her birimiz kendince, kabul eder ya da reddeder ama mutlaka bir şeyleri severiz. İnsanları severiz; eş, dost, akraba, evlat diye uzar gider liste. Eşyayı severiz; ev, araba, kanepe, koltuk hatta çatal, bıçak bile sevenlerimiz vardır. Bazı muhabbetlerimiz takıntılıdır, arızalıdır biraz. Dokundurtmayız onlara. Lafını etmesek bile, vardır ve önemlidir bizim için. Tohum gibidir biraz muhabbet; ekilir, beslenir, büyütülür, yeşillenir ve belki çiçek açar hatta meyveye durur belki de… Belki de bir ters rüzgar ile kopar, savrulur gider. Köksüz ve dalsız kuru bir ağaç gibi kalakalır insan. Şekli ya da sebebi ne olursa olsun; muhabbetin meyvesi mutlaka hürmet olmalıdır. Emsal olamayacak şeyleri yan yana yazmaktan korkarak yazayım. Allah(cc)’e muhabbeti olanın O’na hürmeti de olmak zorundadır.