Savaş bir yıkım, bir felakettir
Yapılmış her iyi şeyin sonunu getiren bir müdahaledir savaş! Kurulmuş her düzenin, kurgulanmış her planın ve inşa edilmiş medeniyetlerin sonudur. Bin bir emekle yayılmış yolların, taş taş dizilmiş köprülerin, özenle boyanmış duvarların ve yuva bilinmiş her bir çatının yıkılmasıdır savaş! Görülmesiyle mutlu olunun her bir duruşun, bakılmasıyla içler ferahlatan her çift gözün, duyulmasıyla huzur bulunan seslerin, gülüşlerin ve sözlerden taşan sevgilerin, umutların ve hayallerin yıkılışıdır savaş… Savaş; medeniyet yolculuğunun durdurulması, yolcuların yok edilmesi ve yolların tahrip edilmesidir. Çocukların gözlerinin korkudan yuvalarına sığmadığı, annelerin endişelerinin dağlar kadar büyüdüğü, babaların kadim görevlerine döndüğü ve insanın içindeki kahramanla canavarın ortaya çıktığı yerdir savaş. Kurdun kuzuyu yemek için bulduğu, “suyumu bulandırdın” gibi en mantıksız bahanelerden bile basit sebeplerle savaşır insanlar. Dünyanın büyük resmi budur. Zaferler ve kayıplarla şek